Hüseyin Özkök                         19 Ağustos 2005
Bir başkadır benin yöneticim !

Daha Turkcell Super Lig'i başlayalı iki hafta olmasına rağmen hem hakemler hem de yöneticiler gündeme damgalarını vurmaya başladılar. Zaten yöneticilerin genelde lig sırasında damga vurmalarını da sağlayan hakemlerimiz olmakta.

Cuma akşamı Ankara'da Ankaragücü-Galatasaray maçını Lig TV'den izledik. Maçta hakemin maçı aslında akıcı oynatmasına rağmen sonucu etkileyen hataları oldu. Zaten bunlar hep olmakta, yani yeni bir şey yok bu yıl da. Fakat maç sonrası röportajlar sırasında Ankaragücü Başkanı Cemal Aydın'ı dinlerken gerçekten dehşete kapıldık. Sayın Cemal Aydın ne yazık ki asla bir kulüp başkanına yakışmayacak basitlikte resmen gözyaşları olmadan ağlayarak tüm Türkiye'ye maç sonrası demecini verdi. Öyle ki eğer ben o anda televizyona bakmayıp da sadece duymuş olsam kesinlikle maçtan çıkmış normal bir Ankaragücü taraftarı ile bir sokak röportajı yapıldığını düşünürdüm. Cemal Aydın'ın bu konuşmasını amigoların bile yapabileceğini ben düşünmüyorum. Hafta sonun da Almanya'da ülkenin en önemli derbisi olan (Ruhr Derbisi) Dortmund-Schalke maçı oynandı. Bu maçta Dortmundlu Smolarek topu aynı voleybolcu gibi iki elini manşet yapıp yumuşattı ve golünü attı. Maç sonrası Schalkeliler çok makul şekilde hakemi eleştirdiler ve böyle açık bir şeyi görmeliydi hakemler dediler ve bitti. Ne kimse ağladı ne de sızladı, Schalke eğer yenilseydi de bu yine bu ölçülerde kalırdı.

Yöneticiler sonuçta bir yerlere gelmiş milyonlarca doların döndüğü bir “sektörün” oyuncuları ve bu sektör çok büyük kitlelere hitap etmekte. Eğer siz sokakta ki taraftar ağzı ile röportaj verirseniz o zaman sizin farkınız nedir ki? Yönetici başına gelebilecek her türlü haksızlık da soğukkanlılığını korumasını bilmelidir zaten yönetici olabilmenin koşullarından biri de bu değil midir? Olayları metanetle karşılayıp değerlendirmek ve gerekenin ne olduğunu düşünüyorsa onu kuralına göre yapmak. Ancak bu yönetici profilini Türkiye'de ne yazık ki nadiren görebiliyoruz, dolayısıyla da taraftarlar olay çıkardığı zaman da çözüm ne diye yıllardır sorup duruyoruz. Çözüm futbolumuzda adam gibi yöneticilerin olması bu ülkede. Hemen akabinde gazeteler de Ergun Gürsoy'un Erdal Keser aracılığı ile futbolcuları uyardığını okuduk. Eğer bu doğruysa bu da apayrı bir felaket. Sayın Gürsoy'un ailesin de hiç mi tartışma olmadı acaba bugüne dek. Birlikte grup halinde bir amaç için çalışan insanlar arasında zaman zaman anlaşmazlıklar olabilir bu da gayet normaldir. Eğer bu kişiler birbirleri ile saygı çerçevelerinin dışına çıkarak tartışmıyorlarsa bu da aslında sağlıklı bir şeydir. İş birbirine saygısızlık hakaret boyutuna varıyorsa da buna el koyacak saha kenarında antrenmanı izleyen yönetici değil o takımın başında görev yapan kişilerdir.

Hakemlerimiz ise büyük hatalarına devam etmekteler. Selçuk Dereli de bunlardan biriydi bu hafta. Ben hakemlerin kötülüğünün nedenlerinden çok başka bir olaya değinmek istiyorum. Maç sonrası stat çıkışında muhabirler hakemlere gidiyorlar sorular soruyorlar hakemler de bunları dinliyor ve sonra “maç oynandı biz yorumumuzu yaptık” diyorlar ve insanlar buna daha çok sinir oluyorlar dolayısıyla da tepkileri artıyor. Örneğin Almanya'da maç çıkışı hakem yayıncı kuruluşun çıkışa koyduğu bir televizyondan tartışmalı pozisyonu izliyor şu şöyle oldu onun için bu kararı verdim diyor yada evet gerçekten hatalı bir karardı yanlış görmüşüm yada değerlendirmişim diyor ve iş bitiyor.

Tıpkı bu hafta hemen maç sonrası hakemin kameralar önünde sonradan izlediğinde Smolarek'in elle düzeltip attığı golün hatalı bir karar olduğunu kabul etmesi gibi.

Bu aşamadan sonra artık kim ne diyebilir ki?

MHK Başkanı Ufuk Özerten korkusuz biri olarak mutlaka hakemlerinin maç sonrasında pozisyonları yorumlamasına izin vermeli ve onları bu yükün altından kurtarmalıdır. Görülecek ki insanlar o zaman hatasını kabul eden birine karşı daha anlayışlı olacaklar.

Ama eğer eski hakem yorumcuları işlerini kaybeder onlara ayıp olmasın deniyorsa diyecek bir şey yok.



Naklen yayın Kriterleri

İstanbul'da gözden kaçan bir toplantı!!! 25 mayıs 2005

Günaydın Türk Medyası

Hepiniz Kına Yakın Emi

Ersun Yanal

Legal Şike

Tan Sağtürk Dünya Futbolunda Homoseksüellik tartışmaları

Türk Futbol Seyircisi

 

 

Türk Futbolu

Yazarlar | Özel Futbol Dosyaları | Futbol Videoları | Futbol Haberleri

Canlı Radyo Yayını ve Konuşamadıklarımız | Dünya Kupası Özel

Çok Özel Röportajlar | Tekinoktay Özel | 2007 Yılı Oskarları

Uydu Maç Yayınları | The Best Of