"Ne kadar az 
yüksekten uçarsan, 
düştüğün zaman
 o kadar az incinirsin. 
"
Bir Tibet Atasözü
 
 
 
 
volkan demirel, volkan demirel, galatasaray fenerbahçe, UEFA şampiyonluğu, erdem erol, ümit karan, lincoln, barış özbek, jose mourinho

Birgün Gazetesi

 

Erkut Tekin

   13 Mart 2008
 

Namus Belasına Kardaş

 

“At bizim, avrat bizim, silah bizim, şan bizim,
Namus belasına kardaş, yatarız zindan bizim”

*****

Yazıma rahmetli Cem Karaca’nın belleğimize kazıdığı hatırasıyla başlamamın sporla bir alakası var mıdır sizce?

Ya irrite olduğumuz Çarşamba akşamındaki Galatasaray-Fenerbahçe maçıyla alakası?

Peki, kaleci Volkan Demirel’le var mıdır?

Uzatmayayım, var oğlu vardır…

Amatörde top koşturanlar iyi bilir, çarşı bir kere karıştı mı ne ana, ne avrat, ne de yar kalır tecavüz edilmedik.

Futbolcu da dayak yer, hakem de.

Polisin, ambülânsın olmadığı sahalar, çamur deryasından daha çok bir arenaya dönüşür böyle zamanlarda.

Benzer olayları Ali Sami Yen çimlerinde izleyince ne yalan söyleyeyim, hiç şaşırmadım.

Beni tek şaşırtan, yaşanan kuralsızlığı bu coğrafyanın ahlakçı bakışıyla değerlendiren, ya da “Ben Volkan’ı anlıyorum” diyerek doğala indirgeyen “fikir yazıları” oldu.

Tabii ki her yazar aynı düşünmez, düşünmemeli de.

Ama Türkiye’de endüstriyel futbol kavramını şiar edinen kalemlerin, bu endüstrinin çapını da iyi fark etmeleri gerekiyor.

Eğer sonu UEFA Şampiyonluğu'na kadar gidebilecek bir Fortis Türkiye Kupasından bahsediyorsak, kazanılması muhtemel 10 milyonlarca avro’yu da bilmemiz lazım.

Yani demem o ki; kesilen ahkâmların hiç birisi aslında mevcut gerçeği doğrulamıyor.

Sistem olabildiğince makyavelist takılırken, sistemin mevcudiyetini savunanların doğrucu Davutluğu fazlasıyla makyajlı bir çelişki kanımca.

Spor medyasının bir nevi çocukluk hastalığı.

Neyse ki benzer bir durumu www.ligtv.com.tr Haber Müdürü, sevgili Erdem Erol öyle güzel anlatmış ki sitesinde.

Kazanırken her yolun mubah, kaybederken de vurun abalıya diyenleri yazar ismi zikretmeden, sadece tarihler ve gazete adlarıyla bitirmiş işi.

Ellerine sağlık.

*****

Tribünden maçı izlerken, golün yarattığı karmaşadan ötürü kimin ne yaptığını yakalamak çok zordu.

Ancak eve dönünce gerçeği kavradım.

Konuya Ümit Karan’ın golü sonrası, Lincoln’ün ne yapmak istediğiyle başlamak lazım aslında.

İnsan, uzatma dakikaları içinde gelen gol sonrası Volkan’ın elindeki topu neden almak ister ki?

Lincoln, ya ilk maçın skorunu bilmediğinden topu acilen santra noktasına taşımaya çalışıyordu, ya da tüm kurnaz Güney Amerikalılar gibi, rakibini psikolojik olarak çıldırtmaya çalışıyordu.

Elbette amacı ikincisi olmalı.

Tüm takımın tribünlerle kucaklaştığı saniyelerde o Volkan’a koştu.

Aralarında bir konuşma geçtiği kesin.

Hatta Lincoln’ün küfrettiği de.

Problemi Lincoln’ün kime küfrettiğine indirgeyenler, bu meraklarını pek gideremediler.

Zira Barış Özbek bu soruya “Sadece annesine küfretmediğini söyleyebilirim” diyerek, ucu açık AB müzakeresine çevirdi işi.

Sonuçta Volkan ve Lincoln atıldılar.

Ama geride koskocaman bir ayıp bıraktılar.

Lincoln, Volkan’a, Volkan ise birçok şeye ayıp etti.

Olaylar yatıştıktan sonra kameralara “Aynı şeyleri gel bir de stat dışında söyle bakalım” diyen genç kaleci, ertesi gün de “Yaptığım şey için pişman değilim” dedi.

Bu durum bana fazlasıyla Pascal Nouma’yı anımsattı.

Gençlerbirliği ile oynanan bir lig maçında takıştığı Thomas’a kameralar vasıtasıyla mesaj yollamış ve “Nasıl olsa yine karşılaşacağız, senin yüzünü dağıtacağım” demişti.

Ne tesadüf ki; 8 Şubat 2001 tarihinde oynadıkları yine bir kupa yarı finalinde, durup dururken attığı kafa ile hakikaten sözünün eri olduğunu da ispatlamıştı bizlere Pascal.

Her neyse…

İşin aslını Jose Mourinho, “Bir maç sahada başlayıp bitmez” diye özetlemişti bizlere. Haftalar önce verilen demeçlerle başlayan bu süreç, bazen yaşanan olaylar yüzünden haftalar sonraya kalabiliyordu.

Tıpkı geçen sene 19 Mayıs akşamı yaşananların bu yıl Galatasaray’ın 5 maçını terkedilmiş Sami Yen’de oynaması gibi…

Bu kez yer yine Sami Yen’di ancak aktörler farklıydı.

Şimdi ceza Volkan’a kesilecek.

Oysa kim ne derse desin futbol oyununda bal gibi küfür var.

Geçmişte de vardı, gelecekte de olacak.

Roberto Carlos’un yardımcı hakeme “PUTANA” dediği maçta da vardı, Lincol’ün, Volkan’ı delirttiği Çarşamba akşamında da.

Ama bu gerçeği en iyi bilen Volkan, hata yaptı.

Kutsal değerler için elbette yapılaması elzem şeyler var ancak bu kafa göz kırarak olmamalıydı.

Eğer temsil ettiğin forma için savaşıyorsan ve eğer bunun için her yıl milyon dolarlar alıyorsan, hiç olmazsa onun hatırına “kötü söz sahibinindir” demeyi bilecektin o an.

Hatırla Volkan;

Bir maçta, Beşiktaş tribünlerinin önünden geçerken yaptığın o meşhur sus işaretini hatırla.

O gün sana edilen küfürleri duyduğun halde nasıl tepki vermediysen, bu maçta da vermemeliydin.

O gün kimseyi stat dışına da davet etmemiştin.

Ertesi gün “Yanlış anlaşıldım. Ben profesyonelim, kimseyle işim olmaz” diyen de sendin.

En başa dönüyorum işte bu yüzden.

İkircilliğine kızıyorum.

Kazandığınız önemli bir maçta duyduğun küfürleri es geçerken, kaybederken çıldırmana kızıyorum.

Yakında Sevilla maçının rövanşı olacak.

Düşün ki bir korner esnasında Luis Fabiano kulağına o küfrü fısıldamış olsun.

Aynı şekilde mi davranacaksın?

Hiç sanmam.

Çünkü zaten doğrusu, o an bunu duymamış olmaktır.

Çünkü sen kazandığın parayı 90 dakika sahada kalmak için kazanıyorsun.

Çünkü endüstriyel futbol sana bunu emretmiştir!

Hem yaparım, hem de oynarım deme şansın yok Volkan.

İnan bana, bu hareketi bir defa daha yaparsan eğer, ne şimdi seni anlıyorum diyen yazarları bulabilirsin etrafında, ne de şimdilik sırtını sıvazlayan kulüp ve taraftarlarını.

İşin zor.

Acil servislerde dayak yiyen doktorlar niye susarlar bu duruma bilir misin?

Çünkü hasta ve hasta yakını psikolojisini iyi bildikleri için.

Üstelik onların elinde neşterleri varken susarlar!

Sen de bilmek zorundasın bu şartlarda para kazanmak mecburiyetinde olduğunu.

Nasihat olarak algılama Volkan kardaş ama “namus belası” sizin mesleğe göre değil…



 

Futbol Yorumları Futbol Haberleri
Bu konu ile ilgili yorum
yapmak için tıklayın.


Özel
Malta Milli Maçı Fatih Terim ve Olaylar Özel


ve
Beklenen Dosya;
Fatih Terim Dosyası, Fatih Terim video,
Fatih Terim
ile ilgili tüm ayrıntılar..

Fatih Terim Dosyası
>

 

» Tekince Anasayfa



Spor Yazarları

Yazarlar | Özel Futbol Dosyaları | Futbol Videoları
Uydu Maç Yayınları | Canlı Radyo Yayını ve Konuşamadıklarımız
Dünya Kupası Özel | Çok Özel Röportajlar | Tekinoktay Özel

 

Küba

Erkut Tekin

 

 

 

 

 




 

 

 

Hot Affiliates Reklamları

 

Samui Adası

Dünyanın en güzel adası Samui.

Samui adası

 

 

En Ucuz Tatil

5 gece 6 gün
sadece 99 ytl.

99 ytl tatil

 

 

Maldivler

Dünyann en güzel tropik balayı adası.

Maldivler

 

 

Kos Adası

Hipokrat'ın adası Kos sizleri bekliyor.

Kos adası
 

 

İspanya Turları

Barcelona, Madrid, Valencia, Sevilla.

İspanya turları
 


Bulgaristan

Avrupa'nın yeni
eğlence merkezi...

Bugaristan turları

 

 

Sofya

Avrupa'nın yeni
eğlence merkezi.

Sofya otelleri

 

 

Full Moon Party

Dünyanın en güzel sahilerinde eğlence. Full Moon Party
 

 

Tropik Adalar

Dünyanın en güzel tropik adaları.

Tropik adalar

 

 

Phuket Balayı

Phuket Adası ve balayı tatili.
Phuket adası

 

 

Santorini Balayı

Dünyanın en güzel balayı adası.

Santorini adası
 

 

Balayı Turları

Dünyanın en güzel köşelerinde balayı.

Balayı
 

 

Bayi Gezileri

Bayi Gezileri...
Teşvik gezileri.

Bayi gezileri
 

 

Tatil Alternatifleri

Turizm ve Seyahat hakkında her şey.

Turizm Tatil Seyahat

 

Bu sitede reklam ver