Hüseyin Fidan, Roberto
Carlos, Oktay Demiray, Mehmet Eren, Doğan Babacan, Mahmut Uslu,
Yasin Çakmak, Fatih Terim
Erkut Tekin
14 Kasım 2007
Carlos Çocuğum Bir Koşu Su Kap Gel!
Roberto Carlos’un yaptığı iddia edilen
sulu şakanın aslını açıklıyorum şimdi sizlere.
Kayserispor-Fenerbahçe maçının bilmem kaçıncı dakikasında oyun
durmuşken yardımcı hakem Hüseyin Fidan, Roberto Carlos’a
“Carlos’cuğum, ayıptır söylemesi maçtan evvel pastırmayı çok
kaçırmışım.
Bi koşu su kapta gel” der. “ Peki abiii”
diyen Carlos, dünyanın en hızlı sol kanat oyuncu unvanıyla gidip
suyu sahadaki amirine getirir. Ancak gaddar amir bu seferde “Yav
Carlos, bu Kayseri de çok soğukmuş. Sana zahmet bide tarçınlı
salep getir” deyince Carlos çileden çıkar ve “ahanda sana salep”
şeklinde suyu boca eder Hüseyin Fidan’ın üzerine. E tabi
yerseniz…
Reklâm yıldızı Carlos’umuzun başından geçen olay tabii ki böyle
değildi. Ama şimdi düşünün bir, hakemsiniz ve oyuncunun birisi
maçın ortasında kalkıp sizin üzerinize art niyetli olduğuna
inandığınız bir şekilde şişeyle su döküyor.
International Board kuralları bu konuda
açıktır. Sahada, oyunculardan birisi böyle bir cüreti işlediği
an, cezası direkt kırmızı karttır. Siz ne yapıyorsunuz? Maç
esnasında bu aşağılanmayı içinize atıp, maç sonunda “ben sana
küstüm, elini sıkmam” diyorsunuz.
El insaf Ulu Türk Hakemliği. Bu
coğrafyadan belki bir Roberto Carlos çıkaramadık şimdilik ama
Dünya Kupalarının ilk kırmızı kartını gösteren Doğan Babacan’ı
çıkardık seneler evvel. Çocukça tavırlarla hakemliği ancak
“Benim babam, senin babanı döver” noktasına taşırsınız ki,
gelinen noktada odur zaten.
Maça dönersek…
Hafta arası oynadığı Şampiyonlar Ligi maçındaki arzulu ve
başarılı futboluyla içimizi ısıtan Fenerbahçe, dört gün sonra
çıktığı Anadolu bozkırının soğuğunda Kayserispor’a teslim oldu.
Aslında karşılaşmayı yorumlamadan önce
Turkcell Süper Liginin, dolayısıyla da yara bere içinde
geçirdiğimiz 2007/2008 futbol sezonunun bir küçük panoramasını
yapmak gerekiyor.
Federasyon krizi, Ulusal Takım krizi, Fatih Terim krizi,
hakemler krizi, vs.vs… Özetle “Krizler Liginin, kerizler
çoğunluğu” olarak durumumuzdan felaket keyif alır gibi bir
halimiz var. Hal böyle olunca, bu durumdan vazife çıkarmamakta
mümkün olmuyor.
Kayserispor-Fenerbahçe maçında, lideri yakalamayı dert edinen
iki takım vardı sahada. Yanlarında da futbolu çileden çıkarmaya
yeminli 3 hakem! Birinci golden itibaren başlayan hatalar
manzumesini, bitiş düdüğüne kadar defalarca izledik hep
birlikte.
Nereden bakarsanız bakın
olumlayabileceğimiz hiç bir tavır göremedik hakemlerde. Her iki
takımada, her an kıyabilecek bir yönetim sergilediler ve sonunda
bedeli ödeyen takım Fenerbahçe oldu.
Zico’nun sahaya sürdüğü 11 gayet doğruydu. Genelde Alex’in
oyundan çıktığı anlarda yerine oynamasına alıştığımız Ali
Bilgin’in de sakatlanıp kadro dışı olmasından dolayı o bölge
mecburen Deivit’in oldu. Bir başka değişiklik ise Appiah’ın uzun
zaman sonra ilk kez direkt sahada olmasıydı. Başlama vuruşundan
sonra ortada dolaşan maçta Semih, 17. dakikada açık ofsayt bir
golle Fenerbahçe’nin skor üstünlüğünü sağladı.
Ardından hatalı sarı kartlar Edu’nun 28.
dakikada oyundan atılmasına sebep olurken, çapa pozisyonunda
oynayan Deniz Barış da bu dakikadan itibaren Edu’nun yerine
çekildi. Ancak, kendi kalecisiyle çarpışıp sakatlanacağını Zico
dâhil hiç kimse bilemezdi. Yasin Çakmak bu boşluğu doldurmak
için sahaya alındı ama oda pek bir varlık gösteremedi.
Kayserispor, Edu’nun atılmasından sonra doğal olarak baskı kurdu
rakibine. Geçen haftanın sürpriz gölcüsü Mehmet Eren, sonradan
girdiği oyunda sadece galibiyeti getiren golleri değil,
Kayserispor’un lig’de ki inatçı duruşuna da bir perçin attı.
Maçın başından sonuna kadar yaşanan futbolcu didişmelerinde
hakem Oktay Demiray’ın sadece bir kez kartına başvurması, hem
oyundan çığırından çıkmasını hem de oyuncuların köpeksiz köyde
değneksiz gezmelerini sağladı!
Bir başka konu ise, Fenerbahçe’nin Avrupa’da oynadığı oyun ile
Türkiye liginde oynadığı oyunun kalitesindeki büyük farktı.
Şampiyonlar Ligindeki rakiplerine karşı, zekâ ve beceri dolu
oyunuyla kök söktüren Fenerbahçe, Türkiye’de taraftarlarına ve
futbolu sevenlere neden bu haksızlığı yapıyor bilemiyorum?
Oysa taraflı tarafsız hepimiz
Fenerbahçe’nin Avrupa’da oynadığı oyunu seviyor ve ligimizde de
görmek istiyoruz. Umarız Fenerbahçe bu dileğimizi yerine
getirerek dibe vuran futbolumuzda, biraz olsun keyif alacağımız
maçları bizlere izleme şansı tanır.
Maçın sonuyla birlikte Fenerbahçe yönetiminden Mahmut Uslu’nun
sert açıklamaları düştü haber bültenlerine. Haklı olarak
konuştuğu şeyler için bir eleştiri yapmak doğru olmaz ancak
benim takıldığım başka bir konu var.
Mahmut Bey “ 5,10 tane hakemin ayıklanması
lazım” diye bir söz sarf etti. Tepeden tırnağa kadar kirlenen
futbolumuzda, hakemler kadar yöneticilerinde sorumlu olduğu göz
önündeyken niçin ayıklanan sadece hakemler oluyor merak
ediyorum.
Özetle anlaşılmıştır ki Roberto Carlos gerçek bir reklâm
yıldızıdır. Ama Turkcell Süper Liginde ki Federasyon, hakemler
ve kulüp yöneticilerinden oluşan başaktörlerde en az Hollywood
filmlerinde oynayabilecek kadar yetenekliler.
Not: Maçın bir anında hakem Oktay Demiray, zaman çaldığına
inandığı bir Kayserispor’lunun uzattığı topu tokatlayarak yere
attı. Aynı tavrı sergileyen bir oyuncunun alacağı ceza oyundan
ihraçken, orta hakemin bunu yapmasının cezası sizce ne
olmalıdır?
Hakem hocalarımızdan bu tavrı değerlendirmelerini bekledim ancak
takip ettiğim kadarıyla bir ses çıkmadı. Bu konuyla ilgili
fikirleri olan okurlarımızın erkuttekin@birgun.net adresine
yollayacağı cevapları bekliyorum. Yazdıklarınızı yine buradan
sizinle paylaştığımda ortak kanaatimizin ne olduğu da böylelikle
belli olacak.
Özel Malta
Milli Maçı Fatih Terim ve Olaylar
Özel
ve
Beklenen Dosya;
Fatih Terim Dosyası, Fatih Terim video,
Fatih Terim
ile ilgili tüm ayrıntılar..
Fatih Terim Dosyası >
»
Tekince
Anasayfa
Yazarlar |
Özel Futbol Dosyaları |
Futbol Videoları
Uydu
Maç Yayınları |
Canlı Radyo Yayını
ve Konuşamadıklarımız
Dünya Kupası Özel
|
Çok Özel Röportajlar
|
Tekinoktay
Özel