Hasan Şaş , Kily Gonzales, Ankaragücü, Galatasaray, George Hagi,
Eric Gerets, Ergün Penbe, Hüseyin Gökçek, Mustafa Turgun
Erkut Tekin
07 Aralık 2007
Şaş-Kınlık
“Kontrolsüz güç, güç değildir”
Reklâm kültürünün dilimize kazandırdığı bu
cümlenin, Ali Sami Yen’de izlediğimiz çirkin gösterinin sahibi
Hasan Şaş’ı anlatabilecek en iyi cümle olduğu kanaatindeyim.
Adanalı Hasan, yıllardır süregelen hırçınlığına bir yenisini
daha ekledi.
Yeşil çimenler üzerinde, bıçkın
delikanlılığın raconlarını arka arkaya sunarken, estirdiği bu
son rüzgarla hem takımını eksik bıraktı, hem de bir sonraki
hafta oynanacak olan Fenerbahçe derbisinden de adını sildirmiş
oldu.
Futbol oynayanların çok iyi bildiği bir şey vardır.
Eğer takımınız iki farklı yenik oynadığı
bir maçta hem iyi oynuyor, hem de geriden gelip birde gol
buluyorsa rakip takım artık kolay kolay durduramaz sizi. 0–2 den
3-2’ye çevrilen Real Madrid maçını hatırlayanlar ne demek
istediğimi iyi anlayacaktır.
Tabii eğer siz kendinizi durdurmak isterseniz o başka bir şey.
Pazar akşamı Hasan’ın yaptığı buydu
resmen. O’na en çok ihtiyaç duyulduğu dakikalarda gördüğü
kırmızı kartla olası bir galibiyete de engel oldu bu haliyle.
Evet, maçın hakemi Hüseyin Gökçek, gerçekten kötü bir yönetim
sergiledi ama bunların hiçbirisi Hasan Şaş’ın kendisini kaybedip
sağa sola saldırmasının bahanesi olmamalıydı.
Çünkü Hasan Şaş’ın böyle davranmaması için
bir sürü mecburiyeti vardı.
Örneğin bu maçta olmasa da, sol koluna taktığı kaptanlık bandı
vardı…
Örneğin takımda kendisini örnek alan, ona “Hasan ağabey” deyip,
elini dahi öpen gencecik meslektaşları vardı…
Örneğin sezon başındaki revizyon esnasında ona güvenip takımda
tutan yöneticileri ve teknik kadrosu vardı…
Örneğin şampiyonluk umuduyla yanıp tutuşan koskoca Galatasaray
camiası vardı…
Ve bence en önemlisi, bu formayı giymesi için bu sene ona ödenen
yaklaşık 1,5 milyon dolar vardı…
10 yıllık eski takım arkadaşı Ergün Penbe’ye savurduğu küfür
için kulaklarımızı tıkadığımız Hasan, kendisini dışarı yollayan
hakeme, onu sakinleştirmek isteyen arkadaşlarına, genel menajer
Mustafa Turgun’a ve kaleci antrenörü Nezih hocasına ettiği
küfürler ve kaldırdığı yumruğuyla bir çok güzel anıyı da silmiş
oldu belleğimizden.
Hasan Şaş, Ankaragücü’nden Galatasaray’a geldiği günden bu yana
hiçbir zaman kendi değerinin farkına varamadı ne yazık ki.
2002 Dünya Kupası sonrası dönüş uçağında
yaşanan bir anekdot bile bunu çok net anlatır sizlere.
O turnuva boyunca gösterdiği performansla birçok büyük Avrupa
kulübünün gözdesi olmuştu Hasan.
Hatta Inter Milan kulübü basın sözcüsü,
Türkiye’nin 3.’lük maçına çıktığı saatlerde Kily Gonzales ile
Hasan arasında bir tercih yapacaklarını açıklamıştı.
Uçakta bunu kendisine söyleyen
gazetecilere Hasan’ın verdiği cevap, aslında Hasan’ın kendi
yeteneğine duyduğu güvenin ölçüsünü de açıklıyordu! “Hadi yaa,
Kily Gonzales çok iyi futbolcu be abi!”
Sonrasında Hasan, bildiğimiz Hasan oldu. George Hagi ve Eric
Gerets dönemlerinde yaptığı hırçınlıklar yüzünden haftalarca
futboldan uzak kalırken, Kalli ile birlikte “sağ bek” bile olsa
yeniden oynamaya başlamıştı.
Eminim Pazar akşamı düştüğü durum ve maç sonunda verdiği demeç
için şimdi kendiside pişmandır.
Keşke bunu söylemeden önce kendisinden
evvel giden arkadaşlarına “Galatasaray’dan ayrılmak nasıl bir
duygudur” diye sorsaydı.
Hasan’ın Galatasaray’ı çok sevdiğinden kimsenin şüphesi yoktur.
Ama sevmek, en çok sabırla sahip çıkmayı gerektirir.
Hele hele bu sevginin bedeli olarak 10
senede 12 milyon dolardan fazla kazanan birisiyseniz, bunun adı
mecburiyet olmalıdır. Yolun açık olsun Hasan Şaş...
Özel Malta
Milli Maçı Fatih Terim ve Olaylar
Özel
ve
Beklenen Dosya;
Fatih Terim Dosyası, Fatih Terim video,
Fatih Terim
ile ilgili tüm ayrıntılar..
Fatih Terim Dosyası >
»
Tekince
Anasayfa
Yazarlar |
Özel Futbol Dosyaları |
Futbol Videoları
Uydu
Maç Yayınları |
Canlı Radyo Yayını
ve Konuşamadıklarımız
Dünya Kupası Özel
|
Çok Özel Röportajlar
|
Tekinoktay
Özel