A Milli Takım, Arda Turan, Darağacını Kim Kuruyor, Erkut Tekin, Euro 2008, Fatih terim, Getafe, Gökhan Zan, Halil Altıntop, Hamit Altıntop, İbrahim Kaş, Milli Takımlar Teknik Direktörü, Nihat kahveci, Servet Çetin, Spor Medyası, Yıldıray Baştürk
				
               
 
              	
               
                  
		
		Erkut Tekin
				  
                 
                  
                 19 Haziran 2008
 
				 
				
				Darağacını Kim Kuruyor ?
				  
				
				
				
				Her şeye rağmen, Çeyrek Final’e adımızı yazdırdığımızdan ötürü 
				ülkem ve futbol adına çok mutluyum. Emeği geçenlerin hakkını 
				teslim etmek boynumuzun borcudur. 
				 
				
				
				
				Hele hele Çek Cumhuriyeti maçının bir son çeyreği var ki; o 
				oyunculara ne kadar methiyeler düzsek inanın az kalır.
				 
				
				
				
				Arda Turan’ından Hamit Altıntop’una, Servet Çetin’inden Nihat 
				Kahveci’sine kadar her biri gurur kaynağımız oldular.
				 
				
				
				
				Yine de gelin görün ki; futbolun asla sadece futbol olmadığı bir 
				kez daha karşımıza çıktı. 
				
				
				
				Eleme Gruplarından bu yana, her fırsatta spor medyasını “Kum 
				torbasına” çeviren Fatih Terim, ısrarla bu tutumunu sürdürmeye 
				devam ediyor. 
				 
				
				
				
				Önceki gün Cenevre’de yaptığı basın toplantısında bizlere, yani 
				spor yazarlarına yine kin kusan ifadeler kullandı. 
				
				
				
				Daha da ötesi tehdit etti, inceden hakaret etti.Bu nasıl bir 
				kindir ki Milli Takımlar Teknik Direktörü, gözünü bu kadar 
				karartır olmuş?
				
				Hepimizin “Ulusa Sesleniş” tarzında bir konuşma yapmasını 
				beklediği Terim, mikronunu kılıç yaptı, bir çırpıda doğradı spor 
				basınını.Kabul, bizim içimizde de kabına sığmayan insanlar var.
				 
				
				
				
				Yalan haber yapan, mesleğine ihanet eden adamlar bunlar. 
				
				
				
				Ama yine de birkaç kişinin sorumsuzluğunu tüm gazetecilere 
				yüklemek ve de hepsine cellat benzetmesi yapmak ayıptan da 
				çirkin bir davranış! Neymiş efendim? Darağacı kuruyormuşuz. 
				 
				
				
				
				Hem de sadece Terim’e değil, oyunculara da. 
				 
				
				
				
				İnsafın kurusun ne diyeyim! 
				
				
				
				Oyuncularını medya ile bileyen kaç teknik adam vardır acaba 
				senin gibi? 
				Yazdıklarımız arşivlerde duruyor hala. 
				
				Dedik ki; elemelerden bu yana bir türlü takımın omurgasını 
				kuramadın. Onlarca futbolcu denedikten sonra bir sürü hak eden 
				oyuncuya yazık ettin bu turnuvada. 
				
				
				
				Dedik ki; Bundesliga’da takımlarının yıldızları olan Yıldıray 
				Baştürk ve Halil Altıntop gibi iki oyuncuyu Emre ve Tümer Metin 
				gibi bu yıl vasatın üzerine çıkamamış iki eski dosta meze ettin. 
				 
				
				
				
				Sakat Gökhan Zan’a güvenip, Getafe’ye giden İbrahim Kaş’ı kadro 
				dışına ittin. 
				
				Dedik ki; Arda sadece bu takımın değil bütün turnuvanın 
				yıldızıdır.
				 
				
				
				
				Oyun, onun üzerine kurulmalı ve Portekiz maçında kesin oynamalı. 
				Sen gittin O’nu kulübeye mahkum ettin. 
				
				Dedik ki; Hamit Altıntop’u sağ bek’te oynatmak akıl işi değil.
				 
				
				
				
				O’nun bir önde oynaması hem gol atması, hem de attırması 
				demektir. 
				 
				
				
				
				Sen ne yaptın? Yumurta kapıya dayanana dek O’nu o bölgeye 
				zincirledin. 
				 
				
				
				
				Eğer bunlara dayanarak bizi cellat yapıyorsan helal olsun sana.
				
				Kendini mucize yaratan yerine koymuşsun bir de.
				
				
				Haklısın aslında. Sana rağmen Çeyrek Final’e geldiysek bu zaten 
				bir mucizedir. 
				
				Kurduğun yanlış takımlara, tırpanladığın futbolculara rağmen, 
				yolumuzun finale kadar devam edeceğine olan inancımız tam. 
				Bize bu inancı veren sen değilsin. 
				 
				
				
				
				Son iki maçı çeviren kahramanlarımız olduktan sonra, biliyoruz 
				ki mucizeler de bitmez bizim için, hesaplaşmalar da. 
				
				Not: Sorunun bu noktaya gelmesindeki en büyük sebeplerden birisi 
				de, Cenevre’de bunca fırçayı yinen tecrübeli spor yazarlarının 
				Terim karşısındaki ezikliğidir. 
				
				
				
				Bir Allahın kulu, meslek onurunu korumak adına kalemini oturduğu 
				sandalyeye bırakıp o toplantıyı terk etseydi eğer, Terim’in 
				İstanbul’da göreceği “hesap” oracıkta kesilirdi.
				
				
 
				
				» 
                 Tekince 
                Anasayfa
				 
            
               
              
					 
					
					
					Yazarlar |
					
					Özel Futbol Dosyaları | 
					
					
					Futbol Videoları 
					| 
					Futbol Haberleri
					
								
 
					
					
					Canlı Radyo 
					Yayını ve Konuşamadıklarımız 
					| 
					
					Dünya Kupası 
					Özel
 
					
					
					Çok Özel Röportajlar 
					
					 
					|  
					
					Tekinoktay Özel |  
                      
						
						
						2007 Yılı Oskarları
						
								
 
					
					
					Uydu Maç Yayınları |
					
					The Best Of
 
				 
              
				
