Ali İhsan Karayiğit

Oyunun tadını çıkarmak

Futbolun dünü ile bugünü arasında hem olumlu hem olumsuz yönden elbette farklılıklar var. Beşiktaş ve A Milli takımın uzun yıllar formasını giymiş ve birkaç istisna maç dışında çim sahada oynama şansı bulamamış birisi olarak bugünün sahalarına gıpta etmemem mümkün değil. Ya da oynadışımız toptan, giydiğimiz formaya, ayakkabıya kadar bugünün yanına yaklaşmayan malzemelerimiz yanında şimdi genç takım oyuncularının dahi giydiği malzemeleri görünce iç geçirmemek tabii ki mümkün değil.

Ama bazı şeyler var ki onca imkana karşılık onları da bugün bulabilmek olanaksız. Bizim dönemimizde futbol şimdilerde üzüntüyle ve tabii ki bir o kadar da endişeyle izlediğimiz görüntülerden uzaktı. Sadece ve sadece futbol oynamak bile başlı başına bir keyifti. şimdilerde olduğu gibi kesici aletler, bıçaklar, sopalar stadın yanından geçmez, aksine birbirinden şık giyimli beyler ayrı ayrı takımları tutsalar bile oturur yan yana maçları izlerlerdi.

Tabii aynı şeyler futbolcular için de geçerliydi. Bırakın hakemin yakasına paçasına yapışmayı yanına bile yaklaşmazdı.

Tabii bunların hepsi geçmişte kaldı. Ama bazı noktalar var ki tüm futbolseverler bunu göz ardı etmemeli. Hele hele yöneticiler, teknik adamlar, sporcular ve taraftarlar bir konuyu akıllarından çıkarmamalılar. Herkes sağduyulu ve centilmen olmak zorunda. Aksi takdirde hiçbir aklı başında kişi kavganın gürültünün, şiddetin ortasına ne kendi gider, ne de çoluğunu çocuğunu gönderir. Tribünlerin boş kalması ise dünyanın en önemli gösteri sanatlarının başında gelen futbola en büyük darbe demektir.

Bu nedenle herkes aklını başına alıp, bu güzel oyunun tadını çıkarmaya bakmalıdır.

Uydu Maç Yayınları | The Best Of