Tunç Kayacı
 

Vestel Manisaspor ve
Kombassan gerçeği
  _____________
Türk antrenörleri ve çarpıcı yorumları.
İlk duyduğumda “olmaz” demiştim. Ama oldu...

“Mustafa Denizli’nin hedefleri büyüktür, ilkeleri vardır” demiştim. O Beşiktaş’ı, Trabzonspor’u çalıştırmadı...

 Avrupa’da bir ekibin başına geçmedi... Yabancı bir milli takımı finallere taşımadı....

Bütün bunlar varken olsa olsa bu bir “balondur” deyip hiçte ciddiye almamıştım.

Demek ki yanılmışım. Benim gözümdeki efsane teknik direktör Mustafa Denizli’yi iyi tanıyamamışım.

 Bu yazıyı kaleme alırken, “aslında çok erken mi” diye düşündüm. Ama “tekerlek kırıldıktan sonra yol gösteren çok olur” misali, ben de düşüncelerimi, “daha işin başında belirteyim” dedim.

En azından hocamızın içtenliğimize karşı bir önyargısı olmasın istedim.


Sevgili Mustafa Denizli Vestel Manisaspor’la belkide büyük başarılara imza atacak. Uzun dönemde bizim algılamakta zorlanacağımız atılımları gerçekleştirecek.

Ve gün gelecek basın toplantısı yapıp meşhur gülümseyişiyle “bana bu teklifi kabul ettiğimde gülenler, eleştirenler şimdi nerede” diyecek.

Varsın söylesin, o kazansın biz yanılalım.
Vestel şirket olarak en iyi reklamı kiminle yaparım anlayışında olan bir kuruluş.

Süreyya Ayhan gibi dünya çapında bir atlete sponsor olarak bunu gösterdi.

Ben de olsam aynısını yapardım. Aslında spora yatırım yapan bütçe ayıran her kuruluşa olduğu gibi Vestel’e de teşekkür etmeliyiz.

Ancak şöyle bir düşündüm.

Bu kadar parasal güçle Vestel bir Süper Lig takımını alıp yürüseydi daha iyi olmaz mıydı? Diyebilirler ki, “Bizim yıldızımız Manisa’da parladı o nedenle de bu kentin takımını seçtik.”

Bu bir seçimdir beğenirsiniz beğenmezsiniz... Ama ben madalyonun öbür yüzünü göstermek istiyorum.

Herşeyin para olmadığını hatırlatmadan geçemeyeceğim. Önümüzde koskoca bir Kombassan Konyaspor örneği var. 20 trilyon para harcandı.

Sadi Tekelioğlu, Yılmaz Vural, Rıdvan Dilmen, Giray Bulak, Nejat Biyediç ve Ziya Doğan bu takımın başına getirildi.

İlk yılında son anda kümede kaldı. Sonraki yıllar zorlama sonuçlarla şampiyonluğa oynadı ama sonunu bir türlü getiremedi.

Tabiiki bu arada Saffet Sancaklı (Bir milyon dolar verildi) ile başlayan 1. ve 2. Lig’de ne kadar kalbur üstü oyuncu varsa transfer edildi.

Sonuç kocaman bir sıfır. Ama bu sezon sadece Saffet Sancaklı’nın fiyatıyla (tüm giderler ve transferler bu rakama dahil) Süper Lig’deler.

Demek ki, “bu iş parayla olur” mantığı yanlış. Önemli olan uyum, doğru seçim ve kaynağı doğru kullanmak.

Şimdi bir de Vestel Manisaspor’a bakalım; bu ekip 3. Lig’den 2. Lig A Kategorisi’ne aralıksız bir başarıyla geldi.

Bu sezon da uzunca bir süre yarışı sürdürdü. Ancak Vestel yönetiminin zamanlamadaki kararsızlığı sonucu ikinci yarıda yapılan hamle isabetli olmadı.

Şimdi yeni ve büyük bir atağa kalkıldı. Başa Türk futbolunun gelmiş geçmiş en büyük teknik adamlarından birini getirdiler.

 Ancak görünen o ki, şimdiden konuşulan transferler konusunda Kombassan’ın yaptığı hatalara düşülüyor.

Çünkü çok yüksek paralarla piyasanın çok üzerinde alınacak bu oyuncuların büyük bir kısmı heyecanını yitirmiş isimler.

Tek düşünceleri para... Uzunca bir süre 2. Lig başladığında kendilerini hala Süper Lig’de zannediyorlar.

Ve her rakip takım böyle bir yıldızlar topluluğunu yenmek için aşırı motive oluyor.

Ayrıca 2. Lig’in, Süper Lig’in arka bahçesi olduğunu, görsel ve yazılı medyada ikinci plana düştüklerini anlayana kadar iş işten geçiyor.

Ben 2. Lig’i çok yakından takip eden biri olarak önyargısız ve sadece uyarmak için bu yazıyı kaleme aldım.

Amacım Vestel gibi şirketlerin olası bir başarısızlıkta spordan kaçmaması için baştan düşüncelerimi ortaya koymak.

Kimseyle bir hesaplaşmam da, kimseye bir diyetim de yok. Ne kadar çok Vestel Manisasporlar çoğalırsa o kadar da mutlu olurum.

Kulüplerin büyük bir parasal kriz yaşadığı şu dönemde böyle takımlara fazlasıyla ihtiyaç olduğu da kesin.

Derdimiz ne üzüm yemek ne de bağcı dövmek. Derdimiz vizyonu geniş bir dünya şirketinin, “yapacaksan en iyisin yap” sloganıyla yola çıkan bir kuruluşun, işin başındayken yanlış yapmaması için naçizane uyarmaktır.


tkayaci@fanatik.com.tr