Yıldırım Demirören, Beşiktaş, BJK, Fulya Süleyman Seba Projesi, Fulya Projesi, Telegol, Malatyaspor-Beşiktaş, TFF

Hürser Tekinoktay

07 Ocak 2009

Steven ve Hain Bir Senaryo !

Beşiktaş Yönetim Kurulu Başkanı Yıldırım Demirören, 21 Aralık Pazar günü oynanan ve Galatasaray 4-2 galibiyet ile ayrıldığı maçtan hemen sonra 25 Aralık Perşembe günü bir basın toplantısı yapacağını söyledi.

Ve toplantı 4 günlük aradan sonra ertesi güne ertelendi!
26 Aralık Cuma günü merakla (!) beklenen basın toplantısını nihayet yapıldı!

Evet, giriş biraz melodram gibi oldu.
Ama bir başka gerçekte uzun süredir melodramik bir durumda yaşadıklarımız!

Bu melodramik ortamlardan sonra Yıldırım Demirören ne zaman basın toplantısı yapmaya kalksa ortaya ilginç durumlar çıkıyordu.

Genellikle Beşiktaşlılar ve konuları yakından takip eden spor kamuoyu için hal böyleydi!

Zaman zaman acıklı, zaman zaman duygusal, zaman zaman da nöbetleşe değişen iyiler ve kötüler!

Bu meşhur toplantıların ilki 24 Kasım 2004 Tarihinde BJK Plaza’da düzenlenmiş ve yapılacağı söylenen çok önemli açıklamalar hazırlanmış bir bildirinin okunmasıyla bitmişti.

Hem de ne toplantı!
Soru sorulmasına izin verilmeyen 52 saniyelik rekorlara giren bir toplantı.

Bu toplantılardan bir başkası da 31 Temmuz 2007 Tarihinde Fulya Süleyman Seba Projesindeki önemli açıklamaları kapsayacak olan basın toplantısıydı.

O da Yıldırım Demirören’in son anda yaşadığı söylenen bel ağrısı yüzünden yapılamadan iptal oldu.
Ancak her nedense ertelenme yerine iptal olmasına o gün hiç kimse ses çıkartmadı!

Yıldırım Bey’in bel ağrısı hafta sonu geçti ama çok önemli olduğu söylenen o toplantı bir daha gündeme gelmedi!

03 Aralık 2008 tarihinde ise yine tarihe geçecek bir basın toplantısı daha yaşandı.
2.5 dakika süren bu basın toplantısında hiçbir basın mensubunun sorusu alınmadı.

Adı üstünde ya… “Basın toplantısı !”

Toplantıda Beşiktaş’taki müteahhitle yapılan sözleşmeler için gizlilik lafı çıkartıldığını ve bu lafları çıkartanların hainler olduğu bahsedildi!

Ne ilginçtir ki yaklaşık 9 aydır gizlik anlaşmasından bahseden Yıldırım Demirören ve yönetimini temsil eden avukatlar ve sayfalar dolusu verilen dilekçelerdi!

Gizlilik yalanı çıkartan bu hainlerin afişe edilmesiyle (!) Fulya Projesiyle ilgili 6.Asliye Hukuk Mahkemesi’nce kabul edilmeyen fotokopiler basına dağıtıldı.

Ancak her nedense basın toplantısından 10 gün önce 23 Ekim 2008 tarihinde yapılmış yeni sözleşmelerin fotokopileri basına dağıtılmadı!

Fotokopileri dağıtan Demirören kendisine yöneltilen kaçma sözleri altında basın toplantısını 2,5 dakikalık konuşması ardından müteahhit Yaşar Aşçıoğlu’na bıraktı!

Ve Trabzonsporlu müteahhit Beşiktaş’ı sevdiğini ve Beşiktaş’a hizmet ettiğini(!) söylerken BJK TV bile bu sözlerin söylendiği anda yayınlamakta olduğu bu tarihi basın toplantısını yarıda kesti!

Hain Bir Senaryo!

26 Aralık 2008 tarihinde Nevzat Demir Tesisleri’nde unutulmayacak bir basın toplantısı daha yapıldı.

Hain Bir Senaryo adı altında 2 temel konuyla “Hain Bir Film” izlenerek bir TV programı edasıyla merakla beklenen basın toplantısı başladı.

Giriş meşhur Malatyaspor-Beşiktaş maçını görüntülüyordu…

Programı bu sefer Telegol yapımcıları Serhat Ulueren ve Cem Papila değil kenar Öner sunuyordu!

Birinci konu Galatasaray’ın Beşiktaş’ı yenmesi için Malatyaspor’a teşvik primi ve arabalar gönderdiği iddia edilen kayıtlar ve görüntülerdi

Hain Filmin ikinci yarısı ise yine Türk Futbol Tarihine “en kötü ve trajik bir yıl olarak geçen 2004 yılının Beşiktaş Samsunspor maçı görüntüleriydi…

Ve bu görüntülerin ardından Adnan Polat’ın yardımcısı Galatasaraylı yönetici Haldun Üstünel’in Fenerbahçe yöneticisi Mahmut Uslu’ya söylediği “seni evinden aldırırım” sözüne “Jargon” bir sitem edilerek devam edildi!

Yıldırım Bey yaptığı basın toplantının sonuna doğru Fulya Projesinin de hain senaryonun bir parçası olduğunu bu projeye karşı yapılanları kamuoyunun bildiğini ifade etmeyi de ihmal etmedi!

Ve finalde Yıldırım Demirören’in Beşiktaş değerlerinin arkasında duracağız diyerek Galatasaray maçı sonrası Protokol Tribününde PFDK Başkanı aracılığıyla MHK Başkanı Oğuz Sarvan’a sarf ettiği kaba sözlerden ötürü (!) özür diledi.

Yıldırım Bey ayaküstü kendisine sorulan bir söz üzerine bu senaryonun içinde “Kulüpler birliği ve TFF başkanı Mahmut Özgener’in olmadığını” ifade etti!

Ve böylece toplantı sonunda özür dileyen Beşiktaş Başkanı ” Bu Beşiktaşlılık duruşundan ötürü” nerdeyse tebrik yağmuruna tutularak sonar erdi!

Bu sefer basına 3 soru hakkı tanınmıştı.
Eh bu bile bir tebrik nedeniydi.
Netice de bizde ki pabuç pahalıydı!

Peki, Hain Senaryo’nun başrolünde kimler vardı?

Şimdi senaryoya bir geri dönüp bazı şeyleri hatırlatmaya başlayalım…

Bölüm 1; Malatyaspor-Beşiktaş maçları esnasında Malatyaspor’a teşvik primi ve arabalar gönderdiği ekipte kimler vardı?

Teknik Kadro Mustafa Denizli,
İdari Kadro Ergun Gürsoy ve Adnan Polat

Peki bunlar kim?
Birisi şimdiki Beşiktaş’ın Teknik Direktörü,
Bir diğeri aile dostu,
Bir diğeri hani Papermoon’da beraber yenen meşhur yemekteki Galatasaray’ın şampiyonluğunu beraber temenni ettikleri dönemin Galatasaray 2.Başkanı olan kadim dost…

Bölüm 2; Beşiktaş Samsunspor maçı.
Doğru Türk Futbol tarihinde unutulmayacak bir dönemin başlangıcıydı Samsunspor maçı ve Cem Papila olayı…

25 Ocak 2004 tarihinde başlayan süreç 25 Nisan 2005 tarihine kadar geçen 3 aylık sürede 11 puan öndeyken kaybedilen şampiyonluk.
İstifalar, küfürler, yasa dışı alınan vizeler!

Şimdi de o döneme geri dönüp bazı şeyleri hatırlatmaya başlayalım…

11 Puan öndeyken Nevzat Demir tesislerine alınacak bir çim ihale dosyası Başkan Serdar Bilgili tarafından incelenmek istenmesi yüzünden Asbaşkanlıktan istifa eden Kıvanç Oktay,
Yine aynı nedenle istifa eden Futbol şubesinden sorumlu Yıldırım Demirören, takımın o dönem ki menajeri Sinan Engin…

Demirören ve Kıvanç Oktay istifa kararından sonra “bende istifa ediyorum” diyen aile dostu ve Baba Erdoğan Demirören’in avukatı Levent Erdoğan.

Fransa’da bulunan Kıvanç Oktay ve Yıldırım Demirören Türkiye’ye döndükten sonra biz sadece Futbol Şubesinden istifa ediyoruz, yönetimden değil diyerek…

TFF Başkanı Haluk Ulusoy ve Federasyonda Beşiktaş kulübünü temsil eden yönetim kurulu üyesi Murat Aksu…

Peki, bunlar kim?

Enişte ve kayınbirader olarak yönetim kurulu üyesi olarak göreve devam ettikleri…
Meşhur kayınbirader Kıvanç Oktay 2004′den sonra Demirören Yönetiminin Asbaşkanı!

Yönetimden istifa ederek bir sonraki seçimde Fikret Orman’ın listesinde girip çok az sayıda oy miktarıyla rakipleri olan Demirören’in seçimi kazanmasından sonra tekrar Yıldırım Demirören yönetimine iştirak eden şimdiki Asbaşkan Levent Erdoğan…

Yine aynı dönem Yıldırım Demirören’in eniştesi olan Futbol Federasyonu Başkanı Haluk Ulusoy, hani bir sonraki yıllarda kazanılıp ilk önce damadı olduğu aileye götürülen kupa’nın makamın sorumlusu…

Dönemin TFF Asbaşkanı Murat Aksu ise 2004′den sonra Demirören Yönetiminin
Asbaşkanı!

Ayaküstü verilen cevapta “Kulüpler Birliği ve TFF başkanı Mahmut Özgener’in” bu senaryonun içinde olmadığı ifadesi ise melodramın sıkı bir finali olmadı da değil…

Bu senaryo bize yabancı gelmedi derseniz, doğru haklısınız bu senaryo ABD’li meşhur sinema yönetmeni Steven Spielberg’in elinden çıkmış gibiydi adeta!

Aynı Üçüncü türden yakınlaşmalar, E.T. ve Jurassic Park gibi hep düşmanın dışarıda olduğunu belirterek kendi halkına bile korku salan Amerikan yapım ustası Steven Spielberg şaheserleri gibi!

Peki, ne mi olacak?
O da pek yakında gösterime girecek “INTERSTELLAR”‘da!

Hürser Tekinoktay

Diğer Yazılar

 <<  Niye Böyle Yumuşaksınız?  >>