
Almanya
statları ve
Türkiye'nin orada olamasının önemi...
17 Aralık 2005
Eylül ayı başlarında Birgün
okuyucularına Dünya Kupası organizasyonu ve Dünya Kupası'n
da oynanacak statların durumu ile ilgili bilgileri sunduğumuz
bir haber yayınlamıştık.
Geçen hafta içinde oynanan Schalke 04-Fenerbahçe Şampiyonlar
Ligi maçından sonra Erman Toroğlu ve özellikle de Mehmet Demirkol
Gelsenkirchen'de ki Veltins Arena'nın nasıl bir stat olduğunu
dile getirdiler ve Fenerbahçe Şükrü Saraçoğlu Stadı'nın onun
yanına bile yaklaşamayacağını söylediler ve bu konuda da çok
haklılar.
Çünkü siz ülkenizin en iyi stadını yapsanız da bilmeyenler
ve fanatikler için bu stat dünyanın en iyi stadı gibi gelebilir.
Evet gerçektende Veltins Arena muhteşem bir stat.
Stadın içindeki toplantı salonları, restoranlar, kafeteryalar
dışında üstü kapanıp dev bir salon haline gelen bu statta
bulunan sahada raylar vasıtası ile stadın dışına çıkarılabilmekte
böylece hem çimler havalanıp güneş almakta hem de konserlerde
çimler korunmuş olmaktadır.
Tabi Almanya'da en modern stat sadece Veltins Arena değil.
Zaten dünyanın en modern ve kaliteli statlarına sahip olan
Almanya özellikle 2006 Dünya Kupası organizasyonunun bu ülkeye
verilmesinden sonra maçların yapılması düşünülen şehirlerde
ki statlarda ya revizyona gitti ya da yenilerini yaptı ve
bu statlara tam 1 Milyar 400 Milyon Avro'ya yakın para harcadı.
Almanya'nın 2004 yılı ihracatının 990 milyar dolar olduğunu
düşünürsek aslında bu kadar parayı harcaması çok normal karşılanmalı.
Türkiye ekonomisi kulüplerin mali yapıları düşünüldüğünde
Türkiye'de bu tip statlar görmek daha çok uzun yıllar hayal
olarak kalacak gibi görünmekte.
Dünya Kupası düzenleyicisi Almanya'da tam 461 stat bulunmakta.
Buna karşılık Türkiye'de bulunan stat sayısı ise 163.
Aslında İspanya'da Almanya'dan daha çok stat bulunmakta.
Bu sayı 463. Futbolun diğer dev ülkeleri İngiltere'de 217,
İtalya ve Portekiz'de 277'şer Fransa'da ise 281 stat bulunmakta.
Futbolun 1 numaralı ülkesi Brezilya'da ise rekor sayıda stat
bulunmakta: 576. Diğer Güney Amerika futbol ülkesi Arjantin'de
ise stat sayısı sadece 112.
Asya'ya bakarsak burada en çok stat sahibi ülkenin 206 statla
Güney Kore olduğunu görüyoruz.
Güçlü bir diğer ekonomi Japonya'da ise stat sayısı 110. Dev
ülke Çin'de ise bu sayı sadece 57.
Ancak iyi ve kaliteli statları ele aldığınızda Almanya'nın
bu konudaki büyük üstünlüğü göze çarpıyor. Almanya'da bunca
yeni ve stadın olması büyük şirketlerin ilgisini çekmekte.
Almanya'da stada sponsor olup firma adı vermek son derece
moda haline gelen bir olgu.
Ancak sponsorlar bu adlarını ne yazık ki Dünya Kupası'nda
kullanamayacaklar ve bu statlar "FIFA WM Stadion şehir
adı" olarak anılacaklar. Bu statların sayısı şuan 6.
Yakında buna Dortmund Westfalen Stadı'da eklenecek.
TÜRKİYE'NİN ALMANYA'DA BULUNMASININ
ÖNEMİ
Geçtiğimiz günlerde 2 haftalık bir seyahat için Almanya'da
bulunmaktaydım.
Orada yeni yapılan statlardan eski adıyla Frankfurt Wald yeni
adıyla Commerzbank Arena stadını inceledim.
Daha önce Galatasaray'ın Eintracht Frankfurt ile oynadığı
Avrupa Kupası maçını izlediğim bu stadın gidilen yolu aynı
olmasa o stat olduğunu söylemek çok güç.
Yine aynı şekilde yıllar önce Köln'de Galatasaray'ın unutulmaz
Monaco maçını oynadığı eski adıyla Müngersdorfer yeni adıyla
Rhein Energie Stadı'n da izlediğim Köln-Bayern München maçında
gördüm ki o günkü stattan çok farklı bir stat var.
Ancak bu noktada hemen konuyu başka bir yere getirmek istiyorum.
Köln-Bayern Münih maçını sanki bir gösteri havasında Türkiye'de
ki maçlardan çok başka duygular içinde seyrettim.
50.000 kişilik tamam dolan statta maçtan önce 10 bin kadar
Bayern Münih'li rahatlıkla Köln sokaklarında dolaşıyordu.
Ne bir polis kordonu gördüm ne de 2-3 tane dışında polis arabası.
Stada girişte üst araması yapılmasının hedefi ise sadece kesici
alet ve silaha karşı idi. Ancak ne çakmak ne de bozuk para
toplayan oldu.
Bayernliler'e bir tribün ayrılmasına rağmen oturduğum bölüm
de Kölnlüler arasında formalı Bayernliler vardı ve rahat rahat
maçlarını izleyip attıkları gollere sevindiler.
Türkiye'de izlediğim maçları düşünerek böyle bir ortamda acaba
ölmeden maç seyredebilecek miyim kendi ülkemde diye düşünmeden
de edemedim.
Bunların ışığında gördüm ve hissettim ki önümüzdeki yıl Dünya
Kupası tam bir festival havasında geçecek. Türkiye'nin 2.
ev sahibi sayılabileceği bu ülkede takımı ile bulunması gerçekten
çok önemli.
Bu organizasyon Türkiye'nin futbol kültürüne çok fazla katkıda
bulunacaktır. Dünya Kupası'na katılan bir Türkiye seyirci
ilgisini bu kupaya çok daha fazla çekeceğinden medyanın yansıttığı
hava da bu insanlara çok daha fazla ulaşacaktır.
Fatih Terim ve öğrencilerinin tarihi sorumluluğu bu nedenle
İsviçre maçlarında çok fazladır.
Hüseyin
Tarık Özkök'ün
Birgün Gazetesi ve hurserTekinoktay.com
için yazdığı yazılarına aşağıdaki linklerden ulaşabilirsiniz.
Hüseyin
Tarık Özkök'ün yazıları
|