Hürser Tekinoktay
07 Ocak 2005
Belgeler.
. .Ve Yılın Spor Yazısı !
İstanbulspor'lu Petkov'un Fenerbahçe'ye
transferinde bahsi olan kayıt dışı 600 Milyar Lira'nın ortaya
çıkması ile aylardır var olan şike konuşmaları ve belgeleri
konuyu takip edenler için oldukça ilginç hale geldi.
Uzun zamandır çok ciddi bir rezillik futbolu neredeyse bitirmek
üzeredir.
Bir çok sporsever artık Alman ve İngiltere Ligleri'nin müdavimi
olurken Türkiye Ligi heyecanını alenen kaybediyor.
Bazı kesimler bilerek veya bilmeyerek bu çirkinliği kamufle
ederlerken, sporun gerçek ruhuna sahip diğer kişiler ise "kara"
işlerin sporun içinde olmasından rahatsız olup tüm olumsuz
şartlara rağmen direniyorlar.
İşte böyle günlerin yaşandığı 2004'ün son aylarında ;
Futbol Federasyonu Başkanı Levent Bıçakçı 12 Kasım 2004 tarihinde
Fanatik gazetesine yaptığı ziyareti sırasında Necil Ülgen'e
" Bu şike iddialarından bir şey çıkmaz" sözlerini
söylüyordu !
Oysa ki daha birkaç gün önce ;
DGM ve Kelebek Operasyonu dinleme kayıtlarında ŞİKE konuşmaları
alenen gazete sütunlarında her gün yayınlanıyordu(spor sayfaları
hariç !)
Bu konuşma kayıtlarında maçlarda golleri atacak oyuncular
belli olup skorların verildiği bile görülüyordu !
Antrenörler Mafya ile konuşup, kendilerine yalvarıp maçın
hakemlerinin ayarlanmasını istiyorlardı !
Görüşü alınan Maç gözlemcileri futbolumuzda ve süper ligde
şike var diyorlardı !
FİFA kokartlı hakem kendisine altın dolusu torba verilmek
istendiğini söylüyordu!
Tasarruf Mevduat Sigorta Fonu adına İstanbulspor Kulübü'nün
hesaplarını soruşturan müfettişler ise ,kanunsuz faaliyetleri
için Futbol tarihinde ilk kez bir kulüp başkanının da içinde
olduğu kişiler hakkında savcılığa suç duyurusunda bulunuyorlardı
!
Tüm bunların olduğu sırada siyasi bir destekle Futbolu Aklaştırmak
için görevlendirilen Futbolun Türkiye'de ki dokunulmaz ve
en yetkili kişisinin bu çirkinliklerin avukatı gibi önce ısrar
ile belge getirsinler ve sonrasında da " Bu iddialardan
bir şey çıkmaz" demesi bir çok kişiyi rahatsız etmişti.
Üstüne üstlük bu söylenenlere "bizden önceki olaylar,
bunlar kapandı diyecek kadar" basit bir formülde bulunmuştu
!
Avukatlıkta 25 yılını dolduran Başkan Bıçakçı ilginç bir yorum
yapmaktan da geri kalmıyor ve"Bu dosyalara bizden önce
baktılar ve tahkim kurulu şike olmadığını onayladı "
diyerek hukuka da estetik katıyordu !
Oysa kendisi de çok iyi biliyordur ki katiyet iktisap etmiş
olan kararlar bile yeni delillerin ortaya çıkması ile Hukuk
usulü Muhakemeleri Kanunu'nun 445. maddesine göre tekrar ele
alınabilir.
Belki de iki hukukçu olan Şekip Mosturoğlu ve Levent Bıçakcı
arasında ki soğuk savaş bu ve buna benzer kanunların uygulanmayışından
mı kaynaklanıyordur bilinmez (!)
Ancak ilginç olan diğer konu ise bu olayları o gün görmezden
gelen yetkili kişilerin konunun bugünlerde televizyon ekranlarında
deşifre edilmesi ile yeni öğrendiklerini söylemiş olmalarıdır
!
Oysa şikenin varlığının kulüplerin mali yapıları ile direkt
ilintili olduğu, gerçek değeri altında işlem gören futbolcuların
bile bizi bazı yerlere (şike vb. gibi) ulaştıracağı, 11 Kasım
günü Birgün gazetesinin sütunlarında büyük puntolar ile yazılmaktaydı
!
Tabi ki işin esas tarafı bu çirkinliklerin sadece Fenerbahçe
ve İstanbulspor'a özgü olmamasıdır.
Şayet medya ve yetkili tüm birimler, temiz futbol ve ahlaklı
bir gençlik istiyorlar ise Tüm kulüplerin defter kayıtlarının
incelenmesi için Meclisin ve Futbol Federasyonun karar alması
artık farz olmuştur.
Ve Yılın spor yazısı
. . .
Spor Gündeminde bunca kaleme alınması mecburi olan sorunlar
var iken, Fenerbahçeli olan Sabah Gazetesi yayın Yönetmeni
Erdal Şafak'ın Türk Sineması'nın 70' li yıllarının romantik
kompozisyonu andıran İspanyol Atasözleri ile süslü Del Bosque
analizi yine aynı gazetenin değerli Galatasaraylı yazarlarınca
Yılın Spor yazısı olarak adlandırılıyordu !
Ne ilginçtir ki son iki yıldır "Beşiktaş'tan iki takım
çıkartın birisi Şampiyonlar liginde diğeri Türkiye Liginde
Şampiyonluğa oynasın " denilen takımın üzerine 30 Milyon
euro harcanıp 8. haftada şampiyonluk iddiasından çok uzaklaşan
Beşiktaş'ın "Bizden Görünümlü"Teknik direktörü"
başarılı bulunurken ,bitti denilen takımın üzerine 5 milyon
euro harcanan Galatasaray takımı Fenerbahçe'nin hemen arkasında
şampiyonluğu kovalarken teknik direktörü Gheorghe Hagi stajyer
damgası yiyor ve başarısız bulunuyordu.
Oysa ki yine bir dönemin gerçek stajyer Hocası Briegel için
de "işte Beşiktaş aradığı hocayı buldu" diye methiyeler
yağdıranlar yine Beşiktaş dışındaki kişiler idi!
Romatik bir kompozisyon yazılacak ise Fatih Terim'in Adana'dan
başlayıp UEFA kupasını havaya kaldırdığı Kopenhag'a ve oradan
da Milan'a ulaşan sürecin kompozisyonu ve analizi öncelikle
gerekmez miydi ?
Şayet gerçekten İspanya ve Türkiye futbol ilişkisi üzerine
yapılan bir analiz yılın spor yazısı olacak ise 1 ocak 2005
Pazar günü Kanat Atkaya'nın Hürriyet Gazetesindeki yazısında
İspanya'da El Turco olarak yüceltilen Nihat Kahveci'nin "hayata
karşı maça mağlup başlayanların semti Esenler'den" Cennet
Köşesi San Sebastian'a kadar uzanan futbol analizi bunu hak
etmiyor muydu ?
Bu arada Erdal Şafak'ın romantik yazısında ve İspanya gezisinde
görmediği veya dikkat etmediği bir ayrıntıyı hatırlatmak isterim.
Del Bosque'nin doğduğu,büyüdüğü altın şehir olarak bilinen
2002 yılı Avrupa kültür başkenti olan Salamanca 'da , Bologna,
Paris ve Oxford üniversiteleri ile birlikte anılan Salamanca
Üniversitesi Cervantes Enstitüsü kütüphanelerinde yazılı çok
önemli bir İspanyol atasözü vardır:
"Don Kişot olmak için yola çıkan pek çok insan, evine
Sanço Pança olarak döndü".
Real Madrid'in eski hocası
V.Del Bosque 26 Ocak 2005
günü Yıldırım Demirören ve Kıvanç Oktay tarafından Beşiktaş
Kulübü teknik direktörlü görevinden alınmış ve İspanya'ya
geri dönmüştür..
Konu ile
ilgili yazılar
27
Ocak 2005,Spor Servisi
Birgün
Gazetesinde yayınlanan diğer yazılar
|