|
Mehmet Ayan, Erkut tekin, Saran Group Tatlıses Radyo
Televizyon, medya Hizmetleri, Doğuş Grubu, NTV Radyo ve
Televizyon Yayıncılığı, Doğan Grubu, Radyo Kulübü,
Uluslararası Programlar, Alem Radyo
Erkut Tekin ve Mehmet Ayan Röportajı
Değerli Gazeteci yazar Erkut Tekin’in,
Lig Radyo’nun Genel Yayın Yönetmeni Mehmet Ayan ile yaptığı
röportaj
12 EYLÜL TÜRKİYE’Yİ NE HALE GETİRDİYSE, ENDÜSTRİYEL FUTBOLDA
O HALE GETİRDİ.
Türkiye Futbol Federasyonu, Turkcell Süper Lig maçlarının
radyo yayın haklarının devri ve pazarlanması adına açmış
olduğu ihaleyi sonuçlandırarak, yeni bir döneme imza attı.
Kapalı zarf usulü yapılan ihaleye Saran Group'un sahibi
olduğu Tatlıses Radyo Televizyon ve Medya Hizmetleri A.Ş.,
Doğuş Grubu'nun sahibi olduğu NTV Radyo ve Televizyon
Yayıncılığı A.Ş., Doğan Grubu'nun sahibi olduğu Radyo Kulübü
Uluslararası Programlar A.Ş. ve Çukurova Grubu'nun sahibi
olduğu Alem Radyo ve Televizyon Yayın A.Ş. katıldı.
NTV Radyo ve Televizyon Yayıncılığı A.Ş. 3.255.000 $,
Tatlıses Radyo Televizyon ve Medya Hizmetleri A.Ş. 2.057.500
$, Radyo Kulübü Uluslararası Programlar A.Ş. 800.000 $
teklifle girdiği ihaleye, Alem Radyo ve Televizyon Yayın
A.Ş. 3.500.000 $’lık teklifiyle radyo yayınlarının yeni
sahibi oldu.
Gün geçtikçe endüstriyelleşen futbol oyununun, bu ihale ile
nasıl bir sürece girdiğini, maçların yayınlanacağı 92,3
frekanslı Lig Radyo’nun Genel Yayın Yönetmeni Mehmet Ayan
ile yaptığımız röportajda bulacaksınız.
Erkut Tekin- Mehmet Bey, stajyer radyocu olarak başladığınız
mesleğinizde, şimdilerde önemli bir markanın Genel Yayın
Yönetmenisiniz. Radyo geçmişinizi özetler misiniz?
Mehmet Ayan- Dokuz sene Best FM’de görev aldım. Ardından iki
sene Star Grubu radyolarında haber müdürlüğü yaptıktan
sonra, son bir senedir Lig Radyo Genel Yayın Yönetmeniyim.
Erkut Tekin- Sizce radyo yayınlarının ihaleye açılması
gerekiyor muydu? İlla açılacak ise zamanlaması doğrumudur,
yani geç kalınmış ya da erkendir denilebilir mi?
Mehmet Ayan- Kesinlikle gerekiyordu. Zaten bu konu üzerinde
bir yıldan fazla bir zamandır çalışılıyorduk. Ancak ilk
başta Kulüpler Birliği’nde yaşanılan sorunlar yüzünden bir
sonuç alınamadı. Bu sorunlar, kulüplerin kendi aralarında
yaşadığı sorunlardı. Bu sebepten ötürü ihale süreci sekteye
uğradı. Ardından konuyu mal sahibi olan Türkiye Futbol
Federasyonu üzerine aldı ve süreç daha hızlı işletildi.
Sonuç itibariyle, 29 Ağustosta ihale yapıldı ve biz en
yüksek teklifle, Turkcell Süper Lig maçlarını radyodan
yayınlama hakkını kazandık
Erkut Tekin- Siz aynı zamanda Turkcell Süper Lig maçlarını
televizyondan yayınlayan Digitürk ve Lig TV’nin de kardeş
kuruluşusunuz. Böyle bir ortamda radyo yayınlarının da doğal
olarak sizin hakkınız olduğunu düşünüyor muydunuz?
Mehmet Ayan- Tabii ki, zaten bizim üst yönetimimizin bu
konuya asılma sebeplerinden bir tanesi de o dur. Görsel
olarak hizmet verdiğimiz futbolda, radyo ile de aynı hizmeti
götürmek istiyorduk sporseverlere.
Erkut Tekin- Soruyu daha açık sorayım. Bu maçların TV
yayınları madem bizde, o halde radyodan da sadece biz
vermeliyiz ve bunun için bir ücret ödemek zorunda
kalmamalıyız dediğiniz oldu mu hiç?
Mehmet Ayan- Hayır, asla. Böyle bir düşüncemiz hiç olmadı,
olamazda. Böyle bir teklifin samimiyetsizliği zaten apaçık
ortada. Hiç kimsenin de böyle bir düşüncesinin olacağına
inanmıyorum. Futbol artık bir ciddi bir endüstri oldu. Bu
endüstri içerisinde hiçbir kurum yada kuruluşun bir malı
bırakın bedavaya, ucuza kapatmasının bile imkânı yok. Kaldı
ki Karamehmet Grubu, sadece maç yayınlamıyor. Turkcell’i
ile, İddia’sı ile, Digitürk’ü ile Türk sporuna inanılmaz
derecede sponsorluk katkısında bulunuyor. Biz buna rağmen,
yine de radyo yayınlarını koşulsuz bize vermelisiniz
demedik.
Erkut Tekin- TRT eğer bu ihaleye girmiş olsaydı, yayın
ağının genişliği ile size engel olabilir miydi?
Mehmet Ayan- TRT zaten vardı. NTV ile birlikte girdiler ama
ihalede sadece NTV’nin adı okundu.
Erkut Tekin- Peki siz, Alem FM ve Lig Radyo olarak, maç
yayınlarını tüm Türkiye coğrafyasına sorunsuz olarak
yansıtabilecek misiniz? Altyapınız uygun mu?
Mehmet Ayan- Teknik olarak her türlü detayı düşündük. Tabii
ki halen şekillendirdiğimiz çalışmalarımız var. Zaten Alem
FM ve Lig Radyo, hâlihazırda Türkiye’nin 80 civarı
bölgesinde yayında. Kaldı ki şirketimizin temel
politikalarından biriside sürekli büyümek ve daha çok yerde
sesimizi duyurmak. Kısa bir zaman içerisinde tüm
hazırlıklarımızı bitirip, tüm Türkiye’ye ulaşacağımızı
söyleyebilirim. Bunların dışında, sözleşme gereği Anadolu’da
ki isteyen radyolara, maç yayınlarını devir hakkı da mevcut.
Erkut Tekin-
Yani Anadolu’da da sporseverler maçları radyolarından
sorunsuz bir şekilde dinleyebilecek diyorsunuz. Daha önceden
birçok radyo maç yayını yaptığından böyle bir kaygı yoktu.
Mehmet Ayan- Evet ama artık sadece biz varız. Alem FM ve Lig
Radyo olarak sorumluluğumuzun bilincindeyiz. Dün geceden bu
yana, uykularım kaçıyor desem yer var. Üzerimize aldığımız
yük, basit bir yük değil. Artık daha çok çalışıp, daha az
dinleneceğiz elbette. Eşimizle, çocuklarımızla vedalaştık
resmen.
Erkut Tekin- Türkiye Futbol Federasyonu, resmi sitesinde
ihalenin 2007–2008 sezonunu da içerdiğini söyledi. Ancak
ligin dördüncü haftasına geldik bile. Sizce neden bu sezon
başında yada sonunda bitirilmedi bu ihale?
Mehmet Ayan- Haklısınız ama bu soruyu bana değil federasyona
sormanız gerekiyor. Çünkü biz başvurumuzu yapalı bir seneyi
geçti. Kulüpler Birliği’nin açmazları yüzünden aksayan
süreç, maalesef ancak tamamlanabildi. Özellikle belirtmek
istediğim bir şey var. Federasyonun bu konuyu ele alması
çokta iyi oldu. Zira Türkiye liglerinin mal sahibi olması
dolayısıyla ağırlığını koyup, bu işin 15–20 gün içerisinde
bitmesini sağladı. Önümüzdeki milli maç arasından sonra da
maçlarımızı radyomuzdan vermeye başlıyoruz.
Erkut Tekin- Mehmet Bey, televizyon yayınlarıyla başlayan
süreç, radyo yayınlarının ihalesiyle yeni bir boyut kazandı.
Sürekli endüstriyelleşen futbol oyununda, sizce pazarlamanın
yeni hedefi nedir? İnternet diyebilir miyiz?
Mehmet Ayan- İnanın bu konuda sınır koymak pek mümkün değil.
Ayrıca internet yayınları hangi kategoride ele alınmalı
bilmiyorum. Radyo desen değil, TV desen değil. Tamamen başka
bir mecra ve hukuki olarak ona nasıl bir yaptırım
uygulanabilir bilmiyorum. Ancak sporx.com adında çok güzel
bir site var. Bu sitede Bundesliga 1 ve 2 ligleri
yayınlanıyor. Bildiğim kadarıyla da Almanlara belli bir
ücret ödenmekte. Yani sizinde dediğiniz gibi, internetin
yakın gelecekte futbolun yeni pazar alanlarından biri
olacağı kesin.
Erkut Tekin- Dünyada ve ülkemizde futbol pastası büyüdükçe
doping, şike yada bahis skandallarının ardı arkası
kesilmemeye başladı. Sizce bu oyun endüstriyelleştikçe ve
dolayısıyla pazarlandıkça kirleniyor mu?
Mehmet Ayan- 12 Eylül Türkiye’yi ne hale getirdiyse,
endüstriyel futbolda o hale getirdi. Dolayısıyla biz büyüdük
ve kirlendi dünya. Örnekler ortada zaten. Milyarlarca
dolarlık bir piyasayı kontrol etmek imkansız gibi. Bu konuda
söylediğiniz her şeyi istemesem de maalesef kabul etmek
zorundayım.
Erkut Tekin- 3.500.000$ vererek bir ihale aldınız.
Televizyonda reklam ve sponsor gelirlerinin çok yüksek
olduğunu biliyoruz. Peki, radyodan bu gelirler
sağlanabilecek mi sizce? Bu yayınlar ile kime, ne
satacaksınız?
Mehmet Ayan- Ben Mehmet Ayan olarak sadece bu radyonun Genel
Yayın Yönetmeniyim. Reklam işleri ayrı bir departmandır ve
beni ilgilendirmez. Bu işe girişenler elbette hesaplarını
yapmıştır ama bence bu ihaleyi almanın en büyük önemi, işin
prestijidir. Ayrıca bizim grupta herkes kendi işini yapar
ki, bu benim en sevdiğim şeydir. Örneğin Giray Güngör Alem
FM ve Lig Radyo’nun Genel Müdürüdür. Hukuki ve teknik
detaylarını düşünür, yayını düşünmez. Bende yayını düşünürüm
ve gerisini beni ilgilendirmez.
Erkut Tekin- Büyük ağabeyiniz sayılan Digitürk’ün karşısına
D-Smart adında bir rakip çıktı. Hatta geçtiğimiz günlerde
federasyona 180 milyon dolarlık agresif bir teklif sundu.
Hal böyleyken, Doğan Grubu sizce neden radyo ihalesinde ki
en düşük teklifle gelen grup oldu? Bu çelişki değil mi?
Mehmet Ayan- Sorduğunuz soruya benim cevap vermem doğru
olmaz. Ben profesyonelim ve sadece işimi yaparım. Zaten
kamuoyu da bu sorunun cevabını biliyor aslında.
Erkut Tekin- Ben cevabınızdan tatmin olmadım. TV
yayınlarının yeniden ihaleye açılması için 180 milyon dolar
gibi bir rakamdan bahseden bir şirketin, radyo yayınları
için 800.000 dolarlık teklifi komik değil mi sizce de?
Mehmet Ayan- Bu teklifi sadece parasal olarak
değerlendirmemek lazım. Bakın şimdi, Doğan grubu çok değerli
televizyoncu arkadaşlar ile D-Smart işine girdi. Ancak
radyoculuk başka bir mecradır. Belki de kadro olarak bu işe
bizim kadar yatkın olamayabilirler. Bu sebepten de daha
düşük bir fiyat vermiş olamazlar mı? Bizim işin değişmez bir
kuralı vardır. Radyo, radyocularla yapılır. Bana eğer BirGün
gazetesinin başına geç derseniz, bana aylarca o işin stajını
yaptırmanız gerekir. Radyoculukta böyle bir şeydir. Doğan
Grubu’nun elinde böyle bir Know-How olmayabilir.
Erkut Tekin- Sizin konuyla ilgili eklemek istediğiniz başka
bir şey var mı?
Mehmet Ayan- Bir yıl önce Lig Radyo’yu bana emanet eden
Sayın Giray Güngör’e ve bu ihale sürecinde katkısı olan
herkese çok çok teşekkür ederim. Geçen bir yıl içerisinde
emanetimizi başladığımız noktadan çok daha ileriye götürdük.
Bundan sonra da dinleyicilerimizle beraber daha da güzel
yerlere taşıyacağımıza inanıyorum. Bütün BirGün okurlarına
selamlar, sevgiler.
»
Tekince
Anasayfa
»
Diğer Röportajlar
|