İsmet Arzuman, erman toroğlu, salatalık uzmanı, Hakem, Fenerbahçe, Beşiktaş, bobo, kaleci Hakan

Cahit Göveren 12 Kasım 2007

Güneş Balçıkla Sıvanmaz

Hırsızın ! hiç mi kabahati yok?

Malum hikaye, bilirsiniz. Nasrettin Hoca’nın evine hırsız girmiş. Yakalamışlar. Kadı’nın huzuruna çıkılmış. Sorgu, sual başlamış.

Öyle bir an gelmiş ki, Kadı Hazretleri Hoca’ya yüklenmeye başlamış; ” Bre Hoca!.. Evinin kapısını niye kapatmazsın?..

Pencerelerin çürükmüş. Neden onarmazsın?.. Altınını, mücevheratını niçin orta yerde bırakırsın ?.. Bilmezmisin ki ortalık hırsız kaynıyor. Bu gibilere davetiye çıkarıyorsunuz..”…

Kadı efendiyi sessizce dinleyen hocanın ağzı açık kalmış… Söz almış. Ikına, sıkına, ” Peki Kadı hazretleri, bu hırsızın hiç mi suçu yoktur?”, demiş..

Şimdi nereden çıktı bu Nasrettin hoca hikayesi demeyin. Biraz sabrederseniz anlatacağım..

Koca Derbi’de, konuşulacak tek şey Hakem İsmet Arzuman'mi?

Adamlar, ya sayı saymasını bilmiyorlar ya da sopa yememişler.. Doksan dakika içinde anlatılacak o kadar çok şey var ki, “ gözlerinin önündeki Merteği görmeyip, elin gözündeki çöpe” bakıyorlar.

Fenerbahçe ile Beşiktaş yıllardan buyana ezeli rekabeti devam ettirmek için sahaya çıkmışlar. Bir o atmış, iki öteki. Sonuçta gülen taraf Sarı Kanarya’lar olmuş.. Yok illa da bu galibiyete gölge düşürecekler ya. Şimdi gelin insaf ölçüleri içinde maçı bir de beraber yorumlayalım..

Bobo iki kere kaleci ile karşı karşıya kalıyor, golü atamıyor. Yanındaki arkadaşına pas vermiyor. Bencillik ediyor.

Genç Batuhan hemen havalanmış.. Golü kendisi atacak. Kahraman olacak.. O da pas vermeyi düşünmüyor.

Böylece Beşiktaş’ın golleri havaya uçuyor... Peki, kaleci Hakan’a ne demeli?.. Yandan gelen topu bloke edip, rakip santrfora asist yapıyor.. Gelelim Deivid’in attığı gole..

O kadar uzun boylu adamın içinde kafayı vurdurursan golü tabi ki yersin.. Futbolcuların yaptığı bu kadar olumsuzluğu görmeyen bazı futbol ulemaları!, Engin ! görüşleriyle hakem İsmet Arzuman'ı tu-kaka ediyorlar.. Söyleyin Allah aşkına!..Hep hakem mi hatalı?.. Hırsızın hiç mi suçu yok?.

Hakem İsmet Arzuman ne yapmış?

Maçın uzatma dakikaları oynanıyor. Bir hava topuna iki rakip oyuncu çıkıyor..

Fenerbahçeli önde. Topa vurma şansı yüksek. Ancak rakibi engelliyor. Hakem düdüğünü çalıp faulü verip, arkasını dönüp gidiyor..

Buraya kadar anlattıklarımızda herkes mutabık. Son dakikalar olduğu için tribünlerden uğultu, ıslık sesleri hakemin düdüğünün bazı oyuncular tarafından duyulmasını engelliyor.. Bu mazeret mi?, bahane mi..

Duyacaksın arkadaş!.. Hatta bana kalırsa, düdükten sonra topu alıp orta yapan oyuncuya sarı kart gösterilmesi lazım. Bundan sonra kıyamet kopuyor.. Ne oldu peki?..

Beşiktaşlı oyuncuların çoğu ” ben düdüğü duydum” diyor.. Millet işi gücü bırakıp, kafasına göre ahkam kesiyor.. Salatalık Uzmanı! Erman Toroğlu, ” Evet Hakem İsmet Arzuman düdük çaldı, ama faul değildi ” diyor.

Sana ne?.. Faul olur , olmaz. Düdük çalmış mı?. Çalmış. Sen ona bak. Oyunun durması gerekiyor mu?. Evet. Bunu kabul ediyorsun. O zaman nasıl sayılmayan gol diyorsun?..

Dahası ve çok önemlisi de var. Diyelim ki hakem düdüğü çaldığı halde, oyun devam ettiği için golü verdi. O zaman çok büyük bir skandal gerçekleşecekti.. Hakem oyunun durduğu halde devam ettirdiği için ” kural hatası” oluşacak, maçın tekrar edilmesi gerekecekti..

Bu; kimsenin, ulemaların, ahkam kesenlerin, al ileri ver gericilerin, attıkları zaman mangalda kül bırakmayanların aklına gelmiyor mu?.

Deivid’in sayılmayan golü ne peki ?

Bazı futbol ulemalarının! Mantığı ile hareket edersek, yani” düdük çalındı ama, faul yoktu” anlayışı ile irdelersek, bakın sonuçta ne çıkıyor..

Hatırlayın. Deivid’ in sayılmayan golünü.. Sebebi neydi?. Ofsayt . Öyleyse, Beşiktaş verilen faul ile bu pozisyona verilen ofsayt arasında bir fark var mı ?. Yok..

O zaman “ Efendim ofsayt yoktu. Ama hakem düdük çaldı. Bu yüzden giren gol sayılmalı ” diyebilir misiniz?. Yani, ” Beşiktaş’ın golünde hakem düdük çaldı ama, faul yoktu” mantığının karşılığı olarak. Yapmayın!. Kafamızı iyice karıştırdınız..

Yazık. Koca derbide konuşulacak başka şey yokmuş gibi, varsa da yoksa da, çalınan düdük.

Sıcağı sıcağına ahkam kesip, ligden çekileceğiz gibi beyanatlar verenler, acaba televizyondan müsabakayı izledikten sonra, kıpkırmızı oldular mı?. Merak ediyorum..

Genç nesillere ve kendi futbolcularına örnek olup, itidal tavsiye edecek insanların, sokak kabadayısı gibi konuşmaları uygun mu sizce?.. Dünyanın sonu değil. Bir lig maçı kaybedilmiş..

Hakem İsmet Arzuman hata yapmış mı?. Bence yapmamış. Fener kazanmasaydı da aynı görüşte olur muydunuz?, diye sorarsanız, “ evet “ derim. Kaybeden nedense hep hakemlere yükleniyor. Bu Fener’de de var, Cim Bom da da, diğerlerinde de. Yazıyı uzattık. Bir hikaye ile bitirelim..

Paşa’nın Konağında önemli bir-iki aileye davet veriliyormuş. Paşa dedikse şimdiki Paşa’lar değil.. Osmanlı Paşa’sı.. O sırada içeriye can alıcı melek Azrail girmiş.. Herkes ürpermiş. ” Buradakilerden birinin sırası geldi. Canını almaya geldim ” demiş…

Herkes birden bire yüzünü hizmetçiye çevirmiş.. Zira diğerleri, Paşa bey. Canları aziz, tatlı. Ölecek birisi varsa o da hizmetçi olmalıdır…. İşte böyle.. Şimdi de sıkışınca hemen hakemin canını almaya kalkıyorlar.. Diyecek bir şey yok..

Yıllardır hep böyle gelip, maalesef böyle gidiyor.. “ Bir bardak suda fırtına koparıyorlar” ..Ne demişler, ” Benim oğlum bina okur. Döner, döner yine okur”. Kalın sağlıcakla…

» Cahit Göveren Ana Sayfa